Dr. Ay ile hem okul dönemini hem de sosyal hayatı konuştuk. Dr. Ay gençlere oldukça önemli mesajlar verdi. Almanya doğumlu olmasına rağmen mükemmel Türkçesi dikkatlerden kaçmadı. Söz konusu anne-babası olduğu zaman oldukça duygusallaşan Dr. Ay ile Frankfurt Uni’de “son gününde” buluştuk. Zira üstün başarılara imza atan Dr. Ay profesörü ile birlikte bundan sonraki çalışmalarını Avusturya’da yapacak. Eşi de hekim olan genç doktorumuza üstün başarılar dileriz.
***
Başarı azimle olur
Dr. Mahmut Ay’la röportajımızı kurumunda Goethe Üniversite hastanesi Frankfurt kalp cerrahisinde yaptık. Sözü fazla uzatmadan sizleri röportajla başbaşa bırakalım:
Babanız Mehmet Ay bey’le konuşurken “Ben okumadım, ama çocuklarım okudu. Hekim oldu, mühendis oldu ” dedi. Babanızın bu duygusu sizde nasıl bir tesir bırakıyor ?
Bir evladın babasını veya annesini mutlu edebilmesi güzel bir duygudur elbette. Onların vermiş olduğu emeğin bir şekilde karşılığıdır veya en azından emeklerinin boşa gitmediğinin bir göstergesidir belkide.
Her zaman için anne ve babamın mutlu olması beni de mutlu etmiştir. Ve yine her zaman için anne ve babamın üzgün olması beni de üzmüştür. Mutlu olması büyük güç vermiştir.
TOPLUMA FAYDALI OLMAK İÇİN
Tıp okumaya neden karar verdiniz ?
Bu kararı daha okul yıllarındayken vermiştim. Annem ve babam kendileri okumak istedikleri halde şartlar elverişli olmadığı için okuyamamışlardı. Dolayısıyla bu imkanı mutlaka biz çocuklarına sağlamak istiyorlardı ve kardeşlerim ve benim okuyup birer iyi meslek sahibi olmamız için kendi hayatlarını seferber ettiler desem yerindedir. Dolayısıyla onlar için doktorluk ve mühendislik iyi olan mesleklerdendi ve bizlerin de elbette bu yönlere gitmesini temenni ediyorlardı. Daha sonra okul döneminin sonlarına doğru bende de bu fikir sabitleşmişti. İnsanlara yararlı olabilmek için yapabileceğim en iyi mesleklerden birinin tıp doktorluğu olduğuna kanaat getirmiştim ve bu yüzden de bu bölümü okumaya karar almıştım. El becerimin fena olmadığını keşfettikten sonra ve sistemlerin nasıl çalıştığını çok merak ettiğimden özellikle ameliyatlar yapabileceğim bir bölüme girmeyi de daha o zamanlar düşünmüştüm. Ve sonunda kendimi kalp cerrahisi bölümünde buldum.
Almanyada tıp okumak zor olarak biliniyor. Gerçekten zor mudur ? Eğitim döneminde hiç zorlandığınız ben bu işi yapamayacam dediğiniz anlar oldu mu? Çaresiz durumlarda neler yaptınız ?
KENDİNİZİ SINIRLAMAYIN
Kimine göre zor olur kimine göre basit olur. Bu kişinin kendisiyle alakalı bir meseledir. Tabii tıp okumak zaman gerektirir, uğraşı gerektirir, çalışma ve azim gerektirir. Eğer bir insan bunları yapmaya hazır ise o zaman tıp okuması kolay olur, zor olmaz.
Bir insanın bir işte zorlanması kendi nefsinden kaynaklanmaktadır. Kendisine bir sınır koymasından kaynaklanmaktadır. Ben eğitimim boyunca kendime böyle bir sınır hiçbir zaman koymadım, hedeflerimi yüksek tutmaya gayret gösterdim ve hala yüksek tutmaktayım. Eğer hedefiniz yükseklerde olursa adım adım yorulmadan bu hedefe doğru ilerlersiniz.
BAŞARININ SIRRI HEDEFTE
Eğer ama hedefiniz kısa mesafede olursa o zaman ya o hedefe bile ulaşamazsınız veya çok zorlanırsınız veya çabuk yorulursunuz. Basit bir örnek verecek olursak bunu şöyle izah edebiliriz: spor yapma amaçlı yürümeye karar verdiniz ve 10 kilometrelik bir yolu güzergah seçtiniz. Yaklaşık belki de 5 km sonra yorgunluk hissedersiniz ve başarıp başaramayacağınızı düşünmeye başlarsınız. Eğer ama başta kendinize 10 km yerine 5 kilometrelik bir sınır çizmiş olsaydınız, bu sefer bu yorulmalar 5 km sonra değil de 1 veya 2 km sonra başlayacaktı. Bilmem anlaşıldı mı?
-Öğrenimde de bu işler buna benzerdir eğer hedefiniz yüksekse o zaman en azından ister istemez daha çok yol kat edebilirsiniz. Yine kendi okul hayatımdan konu ile ilgili bir örnek vermek gerekirse: 8. sınıftan itibaren babam, sene sonu karnemde 1 ve 2’den düşük bir not (yani 3) kabul etmediğini söylemişti. Ben de bunu nasıl başaracağımı kara kara düşünmekteydim ve zorlanacağımı farkettim. Sonunda birgün anneme gidip sormuştum, demiştim ki: “Anne ! karnede 3 almamayı nasıl başaracağım?” . Annem de bana şu manidar cevabı vermişti: “3 notunu almamakla, oğlum!” Ve o sene karnemde 3 yoktu. Şükürler olsun.
Avrupa’da Türk sağlık çalışanlarının sayısı hızla artıyor. Gençlere hekimliği tavsiye eder misiniz ?
Tıp okumayı kesinlikle tavsiye ederim çünkü tıp demek bir çok kapı açmak demektir. Herkes istediği ilgi alanı olan her yere istediği şekilde yönelebilir. Burada dikkat edilmesi gereken belki de en önemli hususlardan bir tanesi talebenin kendi ilgi alanıdır. İlgi alanı olan bölümü yaptığı taktirde kesinlikle günün birinde başarılı olacaktır, en azından yaptığı işi severek yapacaktır.
Siz aynı zamanda inançlı birisiniz. Başarınızda inancın etkisini var mıdır ?
İnanç hakikattir ve hakikat insan hayatının temeli olmalıdır. Eğer bir insan bunu kendine temel edinmişse hem kendisiyle hem çevresiyle barışık olur. Hakikati görebilmek için insanın çaba sarf etmesi gerekmektedir. Bu çaba sonucu yüce Yaratan o insana her zaman ve her yerde yardım etmektedir ve kapıları açmaktadır. Fakülte zamanında bazı arkadaşlarım inanç meselesini yanlış anlayıp bir imtihanı hiç çalışmadan ancak son gün çalışarak ve o son geceyi dua ve ibadetle geçirerek ve sonra yardım dileyerek kazanmayı ümit ettiklerine çok şahid olmuşumdur. Bu tabii bir yanıltmacadır. Böyle bir inançtan bahsetmiyorum.
HASTA BİZE EMANETTİR
Hastalarıma da hakikat perspektifinden bakmaya özen gösteriyorum. Bu ne demek? Din, dil, ırk, cinsiyet, statü, vs. ayırımı yapmadan herkese aynı şekilde en iyi tedavi ve en iyi ameliyatı yapma ya, Allah için, gayret ediyorum. Çünkü o insanlar bize yüce Yaradanın bir emanetidir ve bizim de görevimiz o emanete en güzel şekilde muamele etmemizdir, düşüncesindeyim.
Bir hekim olarak sağlıklı olmak için halkımıza gençlere neler tavsiye edersiniz ?
Beden sağlığı için özellikle sigara ve diğer zehirli maddelerden uzak durmak gerekir kesinlikle. Aktif kalmak gerekir. Beden sağlığının dışında ise ruh sağlığı belki daha önemlidir. Bunu sağlamak için de insanın hayatında, daha önce belirttiğimiz gibi, hedefleri olması gerekir. Özellikle gençlere mutlaka en azından bir meslek sahibi olmalarını tavsiye ederim. Eğer içlerinde okuma hevesi varsa hiç düşünmeden ve kim ne derse desin, aşağılık komplekslerine takılmadan, bu hedefe doğru ilerlemelerini kesinlikle tavsiye ederim. Azim ve çaba gösterirlerse mutlaka iyi bir sonuç elde edeceklerdir.
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür eder. Başarılarınızın devamını dilerim.
Rica ederim. Avrupa Sağlık Dergisi’nin Avrupa’da yayınlanması çok önemli bir başarı. Ben de yapmış olduğunuz bu güzel başarılı çalışmanızın devamını dilerim.