Şu dünyadaki en mutlu kişi
Mutluluk verendir.
Şu dünyadaki sevilen kişi
Sevmeyi bilendir.
Bütün dünya buna inansa
Bir inansa hayat bayram olsa.
Rahmetli Şenay Yüzbaşıoğlu tarafından 1970lı yıllarda seslendirilen bir zamanların hit parçası olan bu parçayı bugünlerde hangimiz hatırlıyoruz. Oysa ki Ramazan Bayramını yaşadığımız bugünler de oldukça da ihtiyacımız var.
Güneydoğumuzdan gelen şehit haberleri akan kanlar, yıkılan evler yüreklemizi dağlarken, savaştan kaçıp denizlerde boğulan göçmenlerin acı tabloları adeta gözlerimizin önüne kara bir perde çekmekte.
Hangi birimiz televizyonu açıp gönül rahatlığı ile haberleri izleyebiliyoruz ? Sanırım bu soruya çok azımız olumlu cevap verecektir.
Bir de içimizde kendimizle yaşadığımız savaşlar var.
Mesela Avrupada yaşan bizler, hangi birimiz göztanışıklığı vatandaşımızla karışlaştığımız zaman selam verip, hal hatır soruyoruz ? Oysa aynı bizler bir Alman topluluğunun içine girdiğimiz zaman selam vermeyi ihmal etmiyoruz. Söz konusu kendimiz olunca bu güzel davranışda oldukça cimri davranıyoruz.
Oysa ki mutlu olmak ve çevreye mutluluk vermek ne güzel bir duygu. Uzmanlar ne diyor... Mutluluk bir çok hastalığın önünde bir Sur gibidir. Gelin biz de hastalıklara karşı bu Suru çekip mutlu olalım, çevremize mutluluk verelim..
.
BİRAZ DA MUTFAKTAN HABERLER
Temmuz sayımızla bir kez daha okurlarımızın karşısına çıkmanın derin sevincini yaşıyoruz. Sizler için güzel bir dergi sunma gayreti içinde olduk. Çok çalıştık. Çok çaba sarfettik. Tabiri caizse canımızı dişimize taktık. Ve doyurucu bir dergi hazırladık. Geçen sayımız da olduğu gibi bu sayımızda yer alan haberlerin büyük ilgi göreceğini ve okurlarımıza yeni ufuklar açacağına inanıyorum. Zira malumunuz dermizi çıkarmaktaki amacımız topluma hizmet hedeflemektedir.
Yazımın sonuna gelirken tüm okurlarımızın Ramazan Bayramını kutlar Türkiyedeki acıların, can kayıplarının, gözyaşlarının bir an önce sona ermesini dilerim.
Bir sonraki sayıda buluşabilmek umuduyla
Allaha ısmarladık...
Şevki Demircan, Frankfurt Temmuz 2016